16 Nisan 2017’de Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemini getirmeyi amaçlayan Anayasa değişikliği referandumu yapılmıştı. Seçim devam ederken, kanunda yer almasına ve Yüksek Seçim Kurulu (YSK) Başkanlığı’nın genelgesine aykırı olarak, mühürsüz oy pusulalarının geçerli olduğu YSK tarafından açıklandı. YSK kararı kesin olduğu için siyasi partiler, referandumun iptali için dava açmadı ve konu kapandı.
MAHKEMENİN KARARI
Ancak Güneydoğu Gazisi Tarkan Yılgün, referandumdan 4 gün sonra yani 20 Nisan 2017’de, Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuruda bulundu, referandumun iptalini ve kanuna uygun biçimde yenilenmesini istedi.
Gazi Tarkan Yılgün’ün başvurusu Anayasa Mahkemesi’nde incelendi. 1 Kasım 2018’de Anayasa Mahkemesi 2. Bölüm 1. Komisyonu şu kararı verdi:
“Anayasa’nın yargı denetimi dışında bıraktığı işlemler bireysel başvuru konusu olamaz.”
Gazi Yılgün’ün başvurusundan 8 yıl sonra Yenilik Partisi Genel Başkanı Öztürk Yılmaz da itirazda bulundu, hakim aynı gün başvuruyu “YSK kararları kesindir” diyerek reddetti.
Bu arada diğer siyasi partilerden de referandumun iptali konusu 8 yıl sonra gündeme getirilmeye başlandı. CHP İstanbul Kongresinin üzerinden 2 yıl geçtikten sonra kongrenin iptali amacıyla açılan davada verilen tedbir kararı, davaların açılmasına emsal gösterildi.
PARAN YOKSA VATAN SAĞOLSUN
Anayasa Mahkemesi’ne referandumun iptali için dava açan gazi Tarkan Yılgün, 2014 yılında da bedelli askerliğin iptali için Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuruda bulunmuştu. Dava dilekçesinin gerekçesinde, “Bedelli askerlik kaldırılmalı. Uygulama , ‘Paran varsa canın sağ olsun, paran yoksa vatan sağ olsun’ anlayışıyla düzenlenmiş. Bu yasa, eşitlik ilkesine aykırıdır” görüşünü süvundu. Mahkeme, “Yetkisiz” olduğunu belirtip başvuruyu reddetti.